English

Günlük

« önceki

POLYANNA'LAR ÜLKESİ

27 Ocak 2017 Cuma

Sevgili Günlük,

Hatırlarsan bundan tam yedi yıl önce birkaç ay boyunca her perşembe, Point’e gelen dansçıların katıldığı bir anket yapardık. Her ankette bir soru ya da bir saptama konusundaki cevapları toparlayıp ertesi gün de senin sayfalarında sonucu yazardım. İşte bunlardan birini de 19 Şubat 2010 tarihinde yapmışız. Bak şimdi, o gece yazdığım anket sonuç bölümü şöyle:

“Ankette ”Hükümet bu yönde çalışmaya devam ederse Türkiye’deki son milonga 2013 yılında yapılır ve tango konusu tarih olur” cümlesine katılıyor musunuz diye sordum. Sonuç ilk kez başa baş çıktı. Tam olarak %50-50 oranıyla bitti. Tahminlerim en çok %25-30 kadar bir kısmın benim kadar karamsar olacağı yönündeydi. Maalesef tangocuların yarısı benim kadar karamsar çıktı. Bir arkadaş “ben yaşadığım sürece hiçbir güç tango yapmamamı engelleyemez” dedi. Çok hoşuma gitti bu. “Yağmasan da gürle…” diye düşündüm. Belki asıl düşünmem gereken “Keşke hepimiz senin kadar emin olabilsek” olmalıydı. Bilim, sağlık ve eğitim kurumlarından sonra son kale olan hukuk ve adalet sistemi de saldırı altında. Ne yazıkki dayanacak çok güçleri yok gibi geliyor. Böylece çok yakında düşmeyen kale kalmamış olacak. İçlerin de benim de yer aldığım karamsarlar ordusu bu anketin kazananı olacaklar. Yani tangonun sonu. İroni dedikleri bu muydu ? Kazanırken kaybetmek....”

Biz, yani kötümserler ciddi ciddi abartılı düşünüyormuşuz. Gördüğün gibi 2013’te tango falan bitmedi. Taa bu yıla kadar dans ederek geldik. Şimdi bu anketi tekrar yapsam ne sonuç çıkardı dedim ve tekrar yaptım. Bu seferki soru, eskisinin güncellenmiş hali olarak şöyleydi: “Anayasa değişikliği gerçekleşirse Türkiye’deki son milonga, referandumdan sonraki ay yapılır ve tango tarihe karışır. Bu görüşe katılıyor musunuz”. Sence ne çıktı Günlükcüm ? Yine eskisi gibi mi ? Hayır… Biz uçurumun dibine doğru gittikçe Polyanna olanların sayısı yoğun bir şekilde artmış. Sayısal olarak ifade etmek gerekirse %68 bu görüşe katılmamış. Yani tek adam yönetiminin bizi rahat bırakacağı gibi iyimser bir hava var. Belki de soruda geçen “bir ay”lık süre kabul görmemiştir. Yani referandumdan sonraki altı ay veya bir yıl sonra tango biter desem, belki de çoğunluk “katılıyorum” diyecekti.

Artık tango ne zaman bitecek bilmiyorum ama ben henüz yurt dışına çıkılabiliyorken bu fırsatı kaçırmayayım dedim ve gelecek haftaki milongayı yaptıktan hemen sonra tekrar Arjantin’e gitmeye karar verdim. Daha doğrusu karar bile vermeden uçak biletlerimi aldım. “aaa… yine mi” deme sevgili dostum. Koskoca bir yıl geçti aradan. Orada olmayı özledim demek istemiyorum ama sonuç olarak bu ortamdan bir ay uzak kalmak bana iyi gelecek gibi hissediyorum. Benim tangoculardan çok ciddi bir isteğimi lütfen kendilerine iletmeni istiyorum: Ben yokken yerime kimseyi bırakmıyorum. Çünkü Point’in sahibi tangocuların kendileri. Dört hafta boyunca ona sahip çıksınlar ve beni üzmesinler. Bu dört hafta boyunca çalacak olan DJ’ler belli, otel yönetimi salonu bize vermiş, elemanlar ne yapacaklarını biliyorlar, pudra emin ellerde. Daha ne olsun. Tamam mı...

Kar korkusunun tavan yaptığı ama karın kendisinin görünmediği, erkek/kadın oranının idealin ötesinde dengeli olduğu, huzurlu bir Point gecesinden sonra güzel bir uykuyu hak ettiğimi düşünüyorum. Şimdi sıcacık yorgana sarılıp yatma zamanı. Yorgan dedik günlükçüm, ters ters bakma...

İyi geceler Dostum,

Güralp

Sinir Oluyorum Köşesi: Böyle soğuk ve karlı havalarda Taksim Meydanına çıktığımda, hangi yöne yürürsem yürüyeyim, buz gibi rüzgarın hep karşıdan geldiğini ve kar tanelerinin iğne gibi yüzüme battığını görüp sinir oluyorum .

« önceki
                Web Stat