SHELLIE CORMAN
Takvimler 2007 yilini gosteriyor artik. Her ne kadar bu yil Point Otel bize
tangolu takvimler yapmadiysa da yeni yile girmiyoruz diye direnme sansimiz yoktu
tabi… ah hahahaha… cok komikti.. ohom.. Iyisiyle, kotusuyle bir yili daha geride
biraktik. Karsiniza yine bomba gibi bir programla geliyoruz. Soylesimizin
konugunu hepiniz yakindan taniyorsunuz. Daha dogrusu tanidiginizi saniyorsunuz
ama soylesi bittiginde kendisini yeniden kesfedeceksiniz. Lady Point yine ne
yapti etti, muthis bir soylesi hazirladi. Ben de sohbete katilmazsam ölurum
tabi. Efendim, simdi ben sizi yirtmacli etegi ve guzel saclariyla alimli bir
bayana ve sevgili konugu ile basbasa birakiyorum.
Karsinizdaaaaaaa Laddyyyyyyyyy Poiiiiiiiiinnnntttttttttttt...
Tesekkur ederim Guralp beycim. Bu soylesimizin konugu hepinizce bilinen bir
hanim. Taaa Amerikalardan gelip buraya yerlesen bir hanim hem de. Shellie
Corman…
Sevgili Shellie,
Bu hafta konuk olarak seni sectik. Sorularimizi yanitlarsan cok seviniriz.
Iste basliyoruz..
Lady Point: Nerelisiniz ? Neden ve ne zaman Turkiye’ye geldiniz ?
Shellie Corman: San Francisco’luyum.
GD: Icinden mi ?
LP: Guralp bey hemen sulandirmasaniz diyorum…
SC: Anlamadim. Neyin ici ?
LP: Onemli degil.. Lutfen siz devam edin.
SC: Yasamak icin Turkiyeyi sectim ve iki yil once geldim. Zaten 20 yildan
fazladir İstanbul ve Turkiye’ye gezmeye geliyordum. Amerika’dan ayrilip
Akdenize yakin olmak istedim. Istanbul’da arkadaslarim da vardi. Boylece
Istanbul’a yerlesmeye karar verdim.
GD: Mesela arkadaslariniz CIA adina Irak sinirinda calisiyorlar. Gidip orada
yerlesir miydiniz bu hesapca ?
LP: Sanirim son zamanlarda cok film seyrettiniz Guralp Bey. Issizlik size iyi
gelmemis.. Artik calissaniz diyorum.. Biz soylesimize devam edelim Shellie
hanim. Turkiye’ye gelirken neler gormeyi bekliyordunuz ? Yani fesli adamlar,
carsafli kadinlar, develer ??
SC: Yunanli bir adamla 12 yillik bir evliligim oldu ve bu surenin bir kimsini
Atina’da yasadim. Bu da benim Turkiye’de yasamama bir hazirlik oldu. Kulturler
arasinda cok buyuk bir fark yok. O yuzden İstanbul’daki hayata cabuk uyum
sagladim. En buyuk endisem bu kadar buyuk ve kalabalik sehirde yasamanin zor
olacagiydi ama isim ve evim Cihangirde oldugu icin fazla bir yere gitmiyorum,
hayat daha kolay oluyor.
LP: Amerikan filmlerinde gordugum kadariyla aileler birbilerine cok yakin
degiller. Turkiye’deki gibi genis aileler halinde yasamiyorsunuz. Bizim Akdeniz
ulkelerinin aileleri gibi buyuk bir aile icinde yasamayi istermiydiniz ? Mesela
bizden biriyle evlenir miydiniz ?
Evet, aile hayati farklari konusunda haklisiniz. Benim ailem Amerikada biraz
daginik bolgelerde yasadigi icin ben buna aliskinim. Aileme yakinim ama durust
olmak gerekirse her dakika onlari gormek istemem. Sanirim Akdeniz usulu
yasamanin iyi yanlari da var kotu yanlari da. Eger dogru insanla karsilasirsam
bir Turk ile eliligi dusunebilirim. Elbetteki modern ve acik goruslu olmasi
gerekir.
GD: Hazir laf acilmisken, bak Shelliecim, benim cok eski bir arkadasim var.
Dort yil once esini kaybetti. Evi, arabasi, kariyer falan.. Hersey tamam.
Bodrumda da yazligi var. Ha.. ODTU lu hem de..
CS: ODTU nedir ?
LP: Guralp beycim, iyi niyetinizi anliyorum ama sunu soylesimizden sonra
yapsak ? Simdi uslu uslu oturur musunuz lutfen..
Gelelim dansa. Bir milongada dans etmek istemediginiz biri sizi dansa
kaldirmak istediginde nasil davranirsiniz ? Kibarca ve acikca Hayir mi dersiniz
yoksa bir bahane mi uydurursunuz ?
SC: Biriyle dans etmek istemediginizde hayir demek sadece Istanbul’da degil
dunyanin heryerinde problem. Sans eseri bu cok basima gelen bir durum degil.
Cunku buradaki danscilarin cogu iyi dansci ve dans etmekten zevk aliyorum.
Ayrica acik konusayim, hayir diyemiyorum. Bu kendimi kotu hissetmeme sebep
oluyor. Genelde dans etmek istemedigim biriyle goz temasi kurmaktan kaciyorum.
LP: Turk erkeklerinin danslari ve duruslari hakkinda ne dusunuyorsunuz ?
Kibar, zorlayici, saygili, israrci.. Nasil ?
SC: Istanbul’da tango yapan erkeklerin hemen tamamini nazik ve saygili
buluyorum. Bir dans olarak tango, bir tur macoluk, fakat bence Buenos
Aires’tekilere nazaran Turk erkeklerinin tavri cok iyi. Bunu bir sorun olarak
gormuyorum.
GD: Sevgili Asuman, Gulsev ve adini sayamadigim diger arkadaslar.. Iste
Shellie’yi duydunuz. Bouenos Aires’de erkekler dans ederken kus kondurmuyormus
iste. Bosuna oralara gidiyorsunuz diyorum.
LP: Guralp bey, siz hic gittiniz mi Buenos Aires’e ?
GD: Hayir.
LP: # ! @ ^! .. Baksa bisey demiyorum.
GD: Bunu montajda cikaralim buradan.. Tobe tobe.. Kadin iyi Turkce konusamiyor
diye onun onunde boyle davranmayin lutfen leydi hanim. Hemen bir reklam spotu
girelim arkadaslar…
REK – LAM – LARRRR….
Sevgili tangoseverler.. Siz istediniz biz yaptik..
27 OCAK Cumartesi aksami Point Otelde cok ozel bir milonga var:
P O I N T N U E V O
Bir cesit Gotan’i anma gecesi yani. Bakin konser bileti bulamayanlar
aglasiyor. Milongada da yerler tukenmeden rezervasyonlarinizi yapiniz.
POINT NUEVO.. POINT NUEVO..
Miongacilikta tek isim: MILONGATOR
Not: Anadolu’nun cesitli illerinde bayilikler verilecektir. Basvurun,
kazanin..
BIR REKLAM SPOTU IZLEDINIZ.
LP: Reklamlardan sonra tekrar birlikteyiz. Soylesimize devam ediyoruz. Shellie
hainm, Turk erkekleri kadinlari icin korumacidirlar. Bir erkek yolda kadinina
laf atilmasi durumunda bile kavgaya girismekte tereddut etmez. Ulkenizde
nasildir bu durum ?
SC: Himm.. Bir dusuneyim.. Kesinlikle bir Turk erkegi ortalama bir Amerikan
erkegine gore daha muhafazakar, daha geleneksel ve daha maco. Biz Amerika’da
kadin ve erkegin esit oldugunu, korumaya ihtiyacimiz olmadigini ispatlamaya
calisiyoruz fakat bu da bir suru problem yaratiyor. Amerika’da kadin ve erkekler
devamli rollerin ne oldugu, kimin daha guclu oldugu konusunda karmasa icindeler.
Aslinda olay su: Dunyanin her yerinde kadinlar ve erkekler birbirini anlamakta
zorluklar yasiyorlar.
LP: Turk kadinlarinda olup da Amerikan kadinlarinda olmayan ya da gormediginiz
seyler nedir ?
SC: Bence Turk kadinlari Amerikan kadinlarindan daha kadinsi. Hos gorunmek
icin daha fazla vakit harciyorlar. Bazi Turk kadinlarinin kendilerini erkeklerin
yaninda Amerikalilar kadar durustce ifade etmediklerini dusunuyorum. Benim
Turkiye’deki bayan arkadaslarimin en sevdigim yanlari duzgun kariyerleri ve
ozgur olmalari ve ayni zamanda hos bir kadinsi yonlerinin olmasi.
LP: Cihangir’de oldukca populer olan bir Cafeniz oldugunu biliyorum. Alisik
olmadiginiz zorluklarla karsilastiniz mi ? Mesela iletisim guclugu oldu mu ,
burokrasi yildirdi mi veya mafia gelip sizi koruyalim falan dedi mi ?
SC: Bekar yabanci bir bayan olarak burada is sahibi olmak her zaman kolay
olmuyor. Oncelikle Turkcem cok iyi degil ve calisanlarla iletisimde sikinti
oluyor. Ayni zamanda bazi calisanlarin kadin bir patrona sahip olmasi onlari
rahatsiz ediyor olabilir. Musteriler cogu zaman cana yakin davraniyorlar.
Burokrasi cok korkutucu. Ne zaman maliye ya da belediye ile ilgili bir sorunum
olsa isi hemen ortagima havale ediyorum. Parami teklif etmeliyim, ne yapmaliyim
ben bilmiyorum cunku. Ama sunu soyleyebilirim ki bir yabanci olarak Cihangir’de
bir yabanci olmak avantajli ve Kahvedan’in sahibi olmaktan mutluyum.
LP: Varsayalimki Kahvedan’in acsisi aniden istifa etti ve gitti. Hemen yerine
gecip Turk yemekleri pisirebilir misiniz ?
SC: Ascim isi birakirsa panik yaparim. Hayir, Turk yemeklerini iyi
yapamiyorum. Bircok Yunan yemegi yapmasini ogrenmistim. O yuzden bazilarini
yapabilirim ama restaurantimda musteriye servis edecek kadar iyi yapamam. Her
ihtimale karsi ascim isi birakirsa yardim icin bana telefonunu vermek isteyen
var mi ? Aslinda mutfakta dort kisi var. O yuzden hepsi birden isi birakmadigi
surece sorun olmaz.
LP: Istanbul’da mutlu musunuz ? Burada bir Turk gibi yasayabilir misiniz ?
Yani raki ve baligin yaninda Turk muzigi dinleyip efkarlanabilir misiniz ?
SC: Istanbul’da yasamayi seviyorum. Dunyanin bu bolgesinde yasamak benim icin
cok iyi. Dedigim gibi Yunanistan’da yasadim ve bir sure Italya’da. O yuzden
buralara ait biriyim. Raki, balik, sufi muzigi, geceleri gokyuzunu ve gercekten
Turk insanini cok seviyorum. Burada kendimi evimde hissediyorum ve durust
olayim, Amerika’ya donmeyi hic dusunmuyorum.
LP: Ve ozel sorum su: Ortalama bir Amerikalı; Turkiye hakkinda neler
biliyor ? Yanlis seyler dusunuyorlarsa onlari duzeltir misiniz ? Amerikaya giden
Turklerin parmak izi isleri, vizeler vs gibi prosedurlerle uzulmesi hakkinda ne
dusunuyorsunuz ?
SC: Oncelikle sunu soyleyeyim: Amerika’dakilere Istanbul’da yasadigimi
soyleyince vaaaay, ne guzel diyorlar. Onlar da Turkiye’ye gelmisler veya
dostlarindan Turkiye’nin ne kadar guzel oldugunu duymuslar. Elbette dini konular
ya da terorizm konusunda onlara Turkiye hakkinda yalnis fikirlere sahip
olduklarini soyluyorum. Bence Amerikalilar vize konusunda yabancilara karsi cok
adaletsiz davraniyor. Amerika’da yasamak istemememin sebeplerinden biri de bu.
Politikadan nefret ediyorum.Ve Turkiye’nin ne kadar harika bir yer oldugunu
soyleyebilen biri oldugum icin mutluyum.
LP: Icten yanitlariniz icin cok tesekkur ederim. Tango Point’de gorusmek uzere
Shellie hanim..
GD: Sevgili izleyicilerimiz, bu program burada sona eriyor. Soylesimiz hic
bitmesin isterdik, o kadar sicak ve guzeldi ki… Shellie’ye huzurlarinizda ben de
tesekkur ediyor ve hepinize sevgilerimi gonderiyorum. Saglicakla kalin..
Bir sonraki Kimsiniz programimizda gorusmek uzere, hoscakalin.
|