English

Günlük

« önceki

POINT İYİ BİR MİLONGA MIDIR ? EVEEET

31 Mart 2017 Cuma

Sevgili Günlük,

Lise yıllarım (Yani, M.S. XX. yüzyılın III. çeyreği. O yıllara kadar ateş, elektrik ve kuduz aşısı bulunmuş, hatta yerçekimi kanunu yeni yeni kabul görmeye başlamıştı) sırasında okulun en eğlenceli bölümü eve dönüşleriydi. Belki de her okulda öyledir ama bizim okul çıkışlarımız ayrı bir güzeldi. Çankaya’nın tepesinden aşağı kendimizi bırakıp gözlerimizi Kuğulu Parkta açardık. O inişler her zaman eğlence doluydu. Günlükcüm bunları daha iyi anlayabilmek için Ankara’yı da biraz bilmen gerekir. Hem enerji bile harcamadan yürüyoruz, hem okulun stresini geride bırakmışız hem de 15-18 yaş dönemindeyiz. Daha güzel ne olabilir!..

Yürürken kızlara laf atmak o çağlarda bile vardı. Şimdi nasıl milonga duyurularında klasik yöntemlerden kaçmaya çalışıyorsam, o zamanlarda laf atarken arkadaşlarla birlikte standartların dışında hareket etmeye çalışırdık. Örnek mi ? Al sana: O sıralar aynı yönde yürüyen kızlara yanaşıp “ayrı ayrı yürüyeceğimize birlikte yürüsek ?” denir, büyük olasılıkla da terslenip uzaklaşılırdı. Gülme Sevgili Dostum, laf atmak deyince öyle bayağı, belden aşağı falan şeyler söylenmiyordu. Dedim ya daha o zamanlar 80 ihtilali bile yapılmamış, cep telefonlarını ise sadece Kaptan Körk’lü uzay yolu dizisinde görüp “vaay be.. uçmuş bunlar” diyorduk. Konumuz neydi ? haa.. Laf atmak. İşte o lafı biz ters çevirip, kızlara “birlikte yürüyeceğimize ayrı ayrı yürüsek” deyince kızların devreler yanıyor ve hık-mık deyip neye itiraz edeceklerini şaşırıyorlar, zaman zaman da bu şaşkınlık gülüşmelere dönüşünce birlikte yürüyüş başlamış oluyordu.

Bütün bunlar nereden mi aklıma geldi ? Bugün paten yaptıktan sonra 20 kilometrelik dönüş yolum boyunca dağ-taş her yerin “EVET”lerle kaplı olduğunu görünce hatırladım. Kızlara ters önermeyle gidip istediğimiz sonuca ulaşmak daha kolay oluyordu ya, işte bunlar da öyle yapıyorlar Günlükcüm. “Artık bağımsız bir adalet için EVET” diyen bir afiş !.. Yani “son onbeş yıldır adalet bize bağlı ve biz adaletin içine ettik. EVET deyin ki adaleti bağımsızlaştıralım”. Hep yaptıkları bu. Ters önermeler. Dahası, “Daima millet, oyumuz EVET” tipinde, primatlardan biraz daha gelişkin bir beyin yapısına sahip olan destekçilerinin anlayabileceği veya sempati gösterebileceği türden sempatik kafiyeli sloganlar kullanıyorlar. Zaten yapılacak referandum, bir yönetim düzeni değişikliği değil de milletvekili veya başkan seçimi olarak pazarlanıyor.

Eğitimin böylesine zavallı hale geldiği ülkede ben de kazanan taraftaymışım gibi görünmek için çalışıp bazı sloganlar ürettim. Al sana bunlardan bir kısmı:

“Kime niyet, kime kısmet
Başkanlığa niyet, oyumuz EVET” !...
“Kolumda sepet, elimde EVET” !...
“Kimseye etmem şikâyet, ağlarım ben halime
Oyum bugünden EVET, en önemli kelime”.
“Bardakta pipet, dilimde EVET” !...
Aynı yöntemi Point duyurularında da kullansam tangoculara çok ayıp olurdu. Çünkü ortalama bir tangocu beyni… Iyyy.. Çok komiksiz, bilimsel ve zorlama olacak, vazgeçiyorum...

Türkiye’nin gidişini net olarak görüyorum ama tangonun gidişatı hakkında halâ en ufak bir öngörüm yok gibi geliyor bana. Geçen hafta Point’le başlayan milonga koşturmacasında gittiğim milongaların biri haricinde düşük bir enerji, nispeten sınırlı bir katılım ve nerede eski milongalar havası vardı. O iyi olanın adını vermiyorum, çünkü kimse Point’in reklamını yapmıyor, ben başkasının reklamını niye yapayım, değil mi Günlükcüm. Ohh… İçim serinledi, anlatmaya devam edebilirim. Acaba artık milongalar ölüme mi terk ediliyor derken bu gece çok güzel bir Point gecesi oldu. Enerjisi, katılımcı sayısı ve içeriği, DJ Volkan Tanyeli’nin müzikleri… Her şeyiyle üst düzey bir milonga oldu. Mantıklı bir yaklaşımla haftaya daha da güzel bir milonga bekleyebiliriz ama hiç belli olmaz. Yaşamadan göremeyiz.

Haftaya salon uygunsa milonga öncesi ya bir milonga etiği hakkında sohbet saati ya da bir chacarera workshop mu koysak diye düşünmek üzere kendimi yatağa atma saati geldi.

İyi geceler dostum,

Güralp

« önceki
                Web Stat